İTO Başkanı Şekib Avdagiç'ten döviz kuru açıklaması

 
İTO Başkanı Şekib Avdagiç'ten döviz kuru açıklaması İTO Başkanı Şekib Avdagiç'ten döviz kuru açıklaması

Dolayısıyla üniversite konsepti kendini muhakkak yenilemeli” ifadelerini kullandı. Artık süreç Uzak Doğu’dan kaynakçı getirme noktasına geldi. “BİRÇOK KONUDA SAĞLADIĞIMIZ İLERLEMELERİ YENİ TCMB BAŞKANIMIZLA DA SÜRDÜRECEĞIZ”“İş dünyasının daha hızlı ve etkili şekilde ileri gitmesi için gerekli konuları, muhataplarımızla, Bakanlarımızla, ilgili kurumlarla, yerel yönetimlerle paylaşmaya devam edeceğiz” diyen Şekib Avdagiç, “Umudumuzu kaybetmiyoruz. Avdagiç, dövizdeki ani hareketin enflasyon ile kur artışı arasındaki korelasyonu bozduğunu vurgulayarak, iş dünyasının ‘makul ve dengeli bir kur seyri’ beklediğini vurguladı. “ENFLASYONU ÇOK HIZLI ŞEKİLDE TEK HANEYE İNDİRMEMİZ LAZIM”İTO Başkanı Avdagiç, son dönemde kredi maliyetlerinin yükseldiğine dikkat çekti. Bunun için en önemli konulardan bir tanesi, kurun gerçekçi olması. Bu gençler şu anda hâlâ anne-babanın verdiği harçlıkla, çalışmadan, üretmeden, iş dünyasına girmeden hayatlarını sürdürmeye devam ediyorlar. 81 ilimizin her birinde üniversite var. Mal ihracatı ve ithalatı nasıl beraber analiz ediliyorsa, hizmet ihracatının ve hizmet ithalatının da aynı şekilde rakamsallaştırılıp sunulması, alt kırılımlarının verilmesi gerekir. Burada kurun yükselmesini veya düşmesini söylemiyorum. “ÜCRETLİLER KESİMİ ÜZERİNDEKİ VERGİ ‘AŞIRI TABANA’ YAYILDI”Verginin tabana yayılması konusuna değinen Şekib Avdagiç, bunun iş dünyası üzerinde yeni bir yük oluşturacağını düşünmediğini aktardı. Ama enflasyonun yüzde 40 olduğu yerde kur yüzde 20 artarsa, kurun ihracat üzerinde bir etkisi yoktur söylemini asla doğru bulmuyoruz. Bence MESEM’leri bugüne kadar yaşanan tecrübelerden olumlu-olumsuz çıktılarını dikkate alarak hızlıca geliştirmeliyiz. ABD ve Avrupa’da da bu eğilim var. Avdagiç, hizmet ihracatının yanında ithalatının da rakamsallaştırılıp analiz edilmesi gerektiğine dikkati çekti. Örnek veriyorum, bir şef olacaksanız, makul kursları bitirdikten sonra iyi bir şefin yanında yetişmek, 4 yıllık üniversite mezunu olmaktan daha değerli oluyor. ",İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Bana göre ‘kur şu kadar’ olmalı söylemi tehlikeli. Hızlı artış da hızlı iniş de sizi çarpar. Ama biz çocuklarımızı eğitip bu işlere monte edemiyorsak, sistemi gözden geçirmemiz gereken bir durum var demektir. “EĞİTİM PLANLAMAMIZI GÖZDEN GEÇIRMELIYIZ”Nitelikli işgücü planlamasında üniversitenin önemli bir konumda yer aldığını belirten Şekib Avdagiç, üniversite konseptinin kendini yenilemesi gerektiğinin altını çizerek, “Eğitim planlamamızı gözden geçirmeliyiz. Dolayısıyla yeni TCMB Başkanı Sayın Fatih Karahan ile de aynı süreç devam edecek. “ÇÖZÜM BEKLEDIĞİMİZ İKİNCİ KONU; ITHALATIN CAZİP HALE GETİRİLMEMESİ”İş dünyasının acil çözüm beklediği ikinci konunun ise ithalatın cazip hale getirilmemesi olduğunu kaydeden Avdagiç, “İhracatın dengeli büyümeye devam etmesini, ithalatın makul bir şekilde yatay seyirde hatta gerilemeye devam etmesini bekliyorsak, bizim mutlaka ihracatın ithalatı karşılama oranını sürekli bir şekilde yüzde 80’in üzerine çıkarmamız lazım. Biz bu çizgideyiz” şeklinde konuştu. Ama ithalat patlar. Dövizin 30 lira olduğu yerde, 40-45 lira olsun demek çok ciddi bir zıplama anlamına geliyor. Geçtiğimiz yıl hizmet ithalatının 51 milyar dolar mertebesinde gerçekleştiği bilgisini paylaşan Şekib Avdagiç, “Niye bizim ihracatçımız daha çok yabancı lojistik firmalarını tercih etmek zorunda kalıyor. Dolar 5-6 ay 19 lirada gitti, sonra çok hızla 27-28’e çıktı. Bu makamda olanların bizim gibi iş dünyasının taleplerini dikkate aldıklarını görüyoruz. Daha evvelki dönemlerde de aynı bu şekilde hızlı çıkışlar oldu. Dolayısıyla hâlâ bizim genlerimizde dövizin ani değişikliklerine karşı bir savunma mekanizması var iş dünyasında. Avdagiç, “Tuzla tersaneler bölgesinde kaynakçılar günlük 100 dolar alırken, şimdi 200 dolar talep ediyor. Özellikle Gaye Hanımın kısa kaldığı dönemde bile hem genel hem birebir toplantılarda birçok konuyu kendisine aktardık ve hiç kamuoyuna aktarmadığımız birçok konuda çok net ilerlemeler sağladık. Avdagiç, iş dünyası olarak kurun gerçekçi bir patikada ilerlemesinin Türkiye’nin ihracatla ilgili hedeflerine ulaşmasında önemli olduğunu belirterek, “İş dünyasının en acil çözüm beklediği 3 sorunu var. Radarımızda sadece enflasyon, TCMB, finansmana ulaşma yok. Bizim jenerasyonun da çok büyük sorumluluğu var. Burada ağırlıklı olarak belki her zaman enflasyon yüzde 40 ise kur yüzde 40 olmasa bile yüzde 36 arttığı zaman korelasyon bozulmamış demektir. İşverenin cebinden yıllık çıkan 100 liranın 51 lirası çalışanın eline geçiyor. Dövizin 30 lira olduğu yerde, 40-45 lira olsun demek çok ciddi bir zıplama anlamına geliyor. Hızlı artış da hızlı iniş de sizi çarpar. O sınıflarda arkeoloji doktoralı insanlar da var, lise talebesi de var, lise mezunu da var, üniversite okuyan ama bölümünden memnun olmayan da var, üniversite mezunu da var. Yüzde 9-9,5 bile şu an yüksek bir oran. İş dünyasının önündeki süreçlerde işgücüne ulaşım, yabancı misafirlerimizin istihdam politikasının gözden geçirilmesi gibi birçok konu gündemimizde. Başka bir ekstrem duruma gidip staj yapmaya gelen çocuğa sadece fotokopi çektirip 4 hafta sonra göndermemeliyiz. Ama yazılım sektörü artık 4 yıl tahsil istemiyor. Biz hiçbir zaman rakam telaffuz etmiyoruz, bunun doğru olduğunu da düşünmüyorum” dedi. Tarihi genlerimizde olan kalfalık, çıraklık yapısını yeniden hayata geçirmeliyiz” dedi. Bunlara yanıtlar arayışında olmalıyız. Bu politikamızı, bölümleri güncellemeliyiz. Evet hekim olmak, mühendis olmak için, hukukçu olmak için üniversite gerekiyor. Çünkü siz bu konuda algıyı ve beklentiyi doğru yönetemezseniz, insanlar dövizde kalmaya devam ederler. Kalan yüzde 20’yi de turizm, hizmet ihracatıyla karşılayıp bir denge sağlamalıyız. Tasarrufları ama bankalarda ama yastık altında dövizde kalmaya devam eder” dedi. Bir öğrenci torna tezgahının, CNC tezgahının başına geçmeden, torna-tesviye bölümünden mezun olmamalı” dedi. Tüm Bakanlıklarla iletişim kanallarımız açık, konularımızı aktarabiliyoruz. ",. Bize göre kurun gerçekçi olmasının en önemli göstergesi, enflasyon artışıyla kur artışı arasındaki korelasyonun bozulmaması” dedi. Bu nedenle biz gerçekçi, istikrarlı, enflasyonla korelasyon içinde bir kur olmasını istiyoruz. Onlara bir kapı açtık, şu anda 2’nci etabı devam ediyor. “GERÇEKÇİ VE İSTİKRARLI BİR KUR OLMASINI İSTİYORUZ”Kur ile ilgili rakam telaffuz edilmesinin tehlikeli olduğunu ifade eden Avdagiç, “Bana göre “kur şu kadar” olmalı söylemi tehlikeli. Bizim iş dünyasının temsilcileri olarak hiçbir zaman umutsuz olma lüksümüz de yok, niyetimiz de yok. Genç jenerasyonu ama girişimci ama çalışan olarak, sanayide ve ticarette çalışan eleman olarak iş dünyasına katmamız lazım. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İHA muhabirine ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalar yaptı. “HIZMET İTHALATI 51 MILYAR DOLAR SEVIYESINDE”Aynı zamanda Hizmet İhracatçıları Birliği’nin (HİB) de başkanı olan Avdagiç, hizmet ihracatında 2023 yılını 100 milyar dolarla kapattıklarını hatırlattı. “TUZLA TERSANELER BÖLGESINDE KAYNAKÇILAR GÜNLÜK 100 DOLAR ALIRKEN, ŞIMDI 200 DOLAR TALEP EDİYOR”İTO Başkanı Avdagiç, yetişmiş çalışan sayısındaki yetersizliğe dikkati çekerken, Tuzla tersaneler bölgesindeki kaynakçı sıkıntısını örnek gösterdi. Burada işveren de mağdur oluyor, çalışan da bordroda gördüğü rakamın yüzde 40’ını SGK ve vergi dilimi olarak ödediğini görüyor” diye belirtti. Biz hiçbir zaman rakam telaffuz etmiyoruz, bunun doğru olduğunu da düşünmüyorum. Çünkü buna bağlı olarak insanlar tasarruflarını daha çok TL’de değerlendirecekler, daha çok öngörüde bulunup, değerli para cinsinden kredi ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Yani o zaman yıllardır çözemediğimiz problemi daha da derin bir hale getirmiş olacaksınız. Bazı sertifikalara sahip olup, üzerine de yeni tecrübeleri koyduğunuzda birçok şeyden daha değerli olabiliyor. Hizmet ihracatı ise yeni bir kavram ama hizmet ithalatı ise kamuoyunun gündemine gelen bir konu değil. Mesela doları 25’e düşürürdünüz; o zaman enflasyon da düşer, ihracat da. Bu nedenle biz gerçekçi, istikrarlı, enflasyonla korelasyon içinde bir kur olmasını istiyoruz. Bizim ne yapıp edip Türkiye’de ne işte ne okulda olan 3 milyona yakın gencin, 1 milyonunu iş dünyasına çekmemiz lazım. Aritmetik olarak, ama öyle olmadı. ” diye konuştu. Yeni bakanımız Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) aracılığıyla süreci devam ettiriyor. Avdagiç, “2023 yılına dolarda 19 lirayla başladık, yaklaşık 29 lirayla bitirdik ama yıl içinde kabaca demek ki her ay 0,9 liralık bir artış var. “Daha evvel kredilere erişimle ilgili sıkıntı vardı, şimdi ise esas konu kredi maliyetlerinin yüksekliği” diyen Avdagiç, “Şunu da iş dünyası olarak çok net biliyoruz ki, enflasyonda arzu edilen aşağı doğru bir eğilim ortaya çıkmadıkça, kredi faizlerinin geriye düşmesinin, hem Türkiye hem dünya ekonomi realiteleri anlamında bir karşılığı yok. Çalışan da bu vergi dilimlerindeki durumdan dolayı, hemen ikinci ayda ikinci dilime, dördüncü ayda dördüncü dilime geçiyor. Enflasyonu çok hızlı şekilde tek haneye indirmemiz lazım. Mal ihracatı ve ithalatı çok uzun süredir bilinen kavramlar ve yakından takip ediyoruz. Oradan da iyi bir çıktı yakalamamız lazım. Çok farklı alanlarda çok sayıda konuyu yetkililere ulaştırıyoruz” şeklinde konuştu. Avdagiç, “Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’e yüzde 100 katılıyorum. Tek haneye indikten sonra da kalıcı olması, hatta daha aşağı gelmesi lazım. Çözüm bekleyen üçüncü konu olarak da yurt içi kaynakların efektif ve doğru yönlendirilmesini işaret eden Avdagiç, “Yurt içi kaynakların efektif ve doğru yönlendirilmesi çok önemli. Sonra dış ticaret açığını nasıl yöneteceksiniz. Bizim şu anda beklentimiz, makul ve dengeli bir kur artışı. Bununla beraber ücretliler kesimi üzerindeki ‘aşırı tabana’ yayılan verginin de, daha rasyonel hale getirilmesi lazım. Bütün mezunlar kapış kapış gidiyor” şeklinde konuştu. 3 milyona yakın gencimiz ne işte ne okulda. Biz burada ifrat ile tefrit arasında, biraz ifrat tarafındayız gibi. Bu çocukları okuttuk, bunları adeta bir akvaryumda büyüttük. En önemli konu, Türkiye’nin ihracatla ilgili hedeflere ulaşma konusunda asla takılmaması lazım. “NE İŞTE NE OKULDA 1 MİLYON GENCİ İŞ DÜNYASINA ÇEKMELİYİZ”Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de ‘ne işte ne okulda’ olan genç sayısının 3 milyona yaklaştığını ifade eden Avdagiç, “Türkiye’de ‘ne işte ne okulda’ olan gençlerimizin sayısı AB’nin 2,5 katı. Bu beklentinin ortadan kalkması çok önemli. Bu konuda İTO olarak 6 yazılım branşında donanımlı insan yetiştirmek için SoftİTO projesini hayata geçirdiklerini anlatan Avdagiç, “Orada şunu gördük.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç'ten döviz kuru açıklaması

Çalışan da bu vergi dilimlerindeki durumdan dolayı, hemen ikinci ayda ikinci dilime, dördüncü ayda dördüncü dilime geçiyor. İş dünyasının önündeki süreçlerde işgücüne ulaşım, yabancı misafirlerimizin istihdam politikasının gözden geçirilmesi gibi birçok konu gündemimizde. Dolayısıyla yeni TCMB Başkanı Sayın Fatih Karahan ile de aynı süreç devam edecek. Aritmetik olarak, ama öyle olmadı. O sınıflarda arkeoloji doktoralı insanlar da var, lise talebesi de var, lise mezunu da var, üniversite okuyan ama bölümünden memnun olmayan da var, üniversite mezunu da var. ABD ve Avrupa’da da bu eğilim var. 3 milyona yakın gencimiz ne işte ne okulda. Dövizin 30 lira olduğu yerde, 40-45 lira olsun demek çok ciddi bir zıplama anlamına geliyor. Bu beklentinin ortadan kalkması çok önemli. Artık süreç Uzak Doğu’dan kaynakçı getirme noktasına geldi. Özellikle Gaye Hanımın kısa kaldığı dönemde bile hem genel hem birebir toplantılarda birçok konuyu kendisine aktardık ve hiç kamuoyuna aktarmadığımız birçok konuda çok net ilerlemeler sağladık. ",İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Bana göre ‘kur şu kadar’ olmalı söylemi tehlikeli. Bununla beraber ücretliler kesimi üzerindeki ‘aşırı tabana’ yayılan verginin de, daha rasyonel hale getirilmesi lazım. Mal ihracatı ve ithalatı çok uzun süredir bilinen kavramlar ve yakından takip ediyoruz. ” diye konuştu. Avdagiç, iş dünyası olarak kurun gerçekçi bir patikada ilerlemesinin Türkiye’nin ihracatla ilgili hedeflerine ulaşmasında önemli olduğunu belirterek, “İş dünyasının en acil çözüm beklediği 3 sorunu var. Tek haneye indikten sonra da kalıcı olması, hatta daha aşağı gelmesi lazım. Bu politikamızı, bölümleri güncellemeliyiz. “BİRÇOK KONUDA SAĞLADIĞIMIZ İLERLEMELERİ YENİ TCMB BAŞKANIMIZLA DA SÜRDÜRECEĞIZ”“İş dünyasının daha hızlı ve etkili şekilde ileri gitmesi için gerekli konuları, muhataplarımızla, Bakanlarımızla, ilgili kurumlarla, yerel yönetimlerle paylaşmaya devam edeceğiz” diyen Şekib Avdagiç, “Umudumuzu kaybetmiyoruz. Dolayısıyla üniversite konsepti kendini muhakkak yenilemeli” ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz yıl hizmet ithalatının 51 milyar dolar mertebesinde gerçekleştiği bilgisini paylaşan Şekib Avdagiç, “Niye bizim ihracatçımız daha çok yabancı lojistik firmalarını tercih etmek zorunda kalıyor. “ENFLASYONU ÇOK HIZLI ŞEKİLDE TEK HANEYE İNDİRMEMİZ LAZIM”İTO Başkanı Avdagiç, son dönemde kredi maliyetlerinin yükseldiğine dikkat çekti. Bir öğrenci torna tezgahının, CNC tezgahının başına geçmeden, torna-tesviye bölümünden mezun olmamalı” dedi. Tüm Bakanlıklarla iletişim kanallarımız açık, konularımızı aktarabiliyoruz. Çözüm bekleyen üçüncü konu olarak da yurt içi kaynakların efektif ve doğru yönlendirilmesini işaret eden Avdagiç, “Yurt içi kaynakların efektif ve doğru yönlendirilmesi çok önemli. Kalan yüzde 20’yi de turizm, hizmet ihracatıyla karşılayıp bir denge sağlamalıyız. Onlara bir kapı açtık, şu anda 2’nci etabı devam ediyor. Hizmet ihracatı ise yeni bir kavram ama hizmet ithalatı ise kamuoyunun gündemine gelen bir konu değil. Hızlı artış da hızlı iniş de sizi çarpar. Dolayısıyla hâlâ bizim genlerimizde dövizin ani değişikliklerine karşı bir savunma mekanizması var iş dünyasında. ",. Avdagiç, “2023 yılına dolarda 19 lirayla başladık, yaklaşık 29 lirayla bitirdik ama yıl içinde kabaca demek ki her ay 0,9 liralık bir artış var. “GERÇEKÇİ VE İSTİKRARLI BİR KUR OLMASINI İSTİYORUZ”Kur ile ilgili rakam telaffuz edilmesinin tehlikeli olduğunu ifade eden Avdagiç, “Bana göre “kur şu kadar” olmalı söylemi tehlikeli. “HIZMET İTHALATI 51 MILYAR DOLAR SEVIYESINDE”Aynı zamanda Hizmet İhracatçıları Birliği’nin (HİB) de başkanı olan Avdagiç, hizmet ihracatında 2023 yılını 100 milyar dolarla kapattıklarını hatırlattı. “ÇÖZÜM BEKLEDIĞİMİZ İKİNCİ KONU; ITHALATIN CAZİP HALE GETİRİLMEMESİ”İş dünyasının acil çözüm beklediği ikinci konunun ise ithalatın cazip hale getirilmemesi olduğunu kaydeden Avdagiç, “İhracatın dengeli büyümeye devam etmesini, ithalatın makul bir şekilde yatay seyirde hatta gerilemeye devam etmesini bekliyorsak, bizim mutlaka ihracatın ithalatı karşılama oranını sürekli bir şekilde yüzde 80’in üzerine çıkarmamız lazım. Çünkü siz bu konuda algıyı ve beklentiyi doğru yönetemezseniz, insanlar dövizde kalmaya devam ederler. Tarihi genlerimizde olan kalfalık, çıraklık yapısını yeniden hayata geçirmeliyiz” dedi. Bize göre kurun gerçekçi olmasının en önemli göstergesi, enflasyon artışıyla kur artışı arasındaki korelasyonun bozulmaması” dedi. Burada kurun yükselmesini veya düşmesini söylemiyorum. Ama biz çocuklarımızı eğitip bu işlere monte edemiyorsak, sistemi gözden geçirmemiz gereken bir durum var demektir. Oradan da iyi bir çıktı yakalamamız lazım. Bu makamda olanların bizim gibi iş dünyasının taleplerini dikkate aldıklarını görüyoruz. “TUZLA TERSANELER BÖLGESINDE KAYNAKÇILAR GÜNLÜK 100 DOLAR ALIRKEN, ŞIMDI 200 DOLAR TALEP EDİYOR”İTO Başkanı Avdagiç, yetişmiş çalışan sayısındaki yetersizliğe dikkati çekerken, Tuzla tersaneler bölgesindeki kaynakçı sıkıntısını örnek gösterdi. Genç jenerasyonu ama girişimci ama çalışan olarak, sanayide ve ticarette çalışan eleman olarak iş dünyasına katmamız lazım. Tasarrufları ama bankalarda ama yastık altında dövizde kalmaya devam eder” dedi. “NE İŞTE NE OKULDA 1 MİLYON GENCİ İŞ DÜNYASINA ÇEKMELİYİZ”Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de ‘ne işte ne okulda’ olan genç sayısının 3 milyona yaklaştığını ifade eden Avdagiç, “Türkiye’de ‘ne işte ne okulda’ olan gençlerimizin sayısı AB’nin 2,5 katı. Başka bir ekstrem duruma gidip staj yapmaya gelen çocuğa sadece fotokopi çektirip 4 hafta sonra göndermemeliyiz. Bu gençler şu anda hâlâ anne-babanın verdiği harçlıkla, çalışmadan, üretmeden, iş dünyasına girmeden hayatlarını sürdürmeye devam ediyorlar. Yeni bakanımız Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) aracılığıyla süreci devam ettiriyor. Biz burada ifrat ile tefrit arasında, biraz ifrat tarafındayız gibi. Bu konuda İTO olarak 6 yazılım branşında donanımlı insan yetiştirmek için SoftİTO projesini hayata geçirdiklerini anlatan Avdagiç, “Orada şunu gördük. Burada ağırlıklı olarak belki her zaman enflasyon yüzde 40 ise kur yüzde 40 olmasa bile yüzde 36 arttığı zaman korelasyon bozulmamış demektir. Dövizin 30 lira olduğu yerde, 40-45 lira olsun demek çok ciddi bir zıplama anlamına geliyor. En önemli konu, Türkiye’nin ihracatla ilgili hedeflere ulaşma konusunda asla takılmaması lazım. Avdagiç, hizmet ihracatının yanında ithalatının da rakamsallaştırılıp analiz edilmesi gerektiğine dikkati çekti. Hızlı artış da hızlı iniş de sizi çarpar. Çok farklı alanlarda çok sayıda konuyu yetkililere ulaştırıyoruz” şeklinde konuştu. Burada işveren de mağdur oluyor, çalışan da bordroda gördüğü rakamın yüzde 40’ını SGK ve vergi dilimi olarak ödediğini görüyor” diye belirtti. Ama yazılım sektörü artık 4 yıl tahsil istemiyor. “Daha evvel kredilere erişimle ilgili sıkıntı vardı, şimdi ise esas konu kredi maliyetlerinin yüksekliği” diyen Avdagiç, “Şunu da iş dünyası olarak çok net biliyoruz ki, enflasyonda arzu edilen aşağı doğru bir eğilim ortaya çıkmadıkça, kredi faizlerinin geriye düşmesinin, hem Türkiye hem dünya ekonomi realiteleri anlamında bir karşılığı yok. 81 ilimizin her birinde üniversite var. Bu nedenle biz gerçekçi, istikrarlı, enflasyonla korelasyon içinde bir kur olmasını istiyoruz. Mal ihracatı ve ithalatı nasıl beraber analiz ediliyorsa, hizmet ihracatının ve hizmet ithalatının da aynı şekilde rakamsallaştırılıp sunulması, alt kırılımlarının verilmesi gerekir. Biz hiçbir zaman rakam telaffuz etmiyoruz, bunun doğru olduğunu da düşünmüyorum. Radarımızda sadece enflasyon, TCMB, finansmana ulaşma yok. Biz bu çizgideyiz” şeklinde konuştu. Bizim ne yapıp edip Türkiye’de ne işte ne okulda olan 3 milyona yakın gencin, 1 milyonunu iş dünyasına çekmemiz lazım. Biz hiçbir zaman rakam telaffuz etmiyoruz, bunun doğru olduğunu da düşünmüyorum” dedi. Bizim iş dünyasının temsilcileri olarak hiçbir zaman umutsuz olma lüksümüz de yok, niyetimiz de yok. Bizim şu anda beklentimiz, makul ve dengeli bir kur artışı. Enflasyonu çok hızlı şekilde tek haneye indirmemiz lazım. Bütün mezunlar kapış kapış gidiyor” şeklinde konuştu. Bu çocukları okuttuk, bunları adeta bir akvaryumda büyüttük. İşverenin cebinden yıllık çıkan 100 liranın 51 lirası çalışanın eline geçiyor. Yani o zaman yıllardır çözemediğimiz problemi daha da derin bir hale getirmiş olacaksınız. Bunlara yanıtlar arayışında olmalıyız. Örnek veriyorum, bir şef olacaksanız, makul kursları bitirdikten sonra iyi bir şefin yanında yetişmek, 4 yıllık üniversite mezunu olmaktan daha değerli oluyor. “EĞİTİM PLANLAMAMIZI GÖZDEN GEÇIRMELIYIZ”Nitelikli işgücü planlamasında üniversitenin önemli bir konumda yer aldığını belirten Şekib Avdagiç, üniversite konseptinin kendini yenilemesi gerektiğinin altını çizerek, “Eğitim planlamamızı gözden geçirmeliyiz. “ÜCRETLİLER KESİMİ ÜZERİNDEKİ VERGİ ‘AŞIRI TABANA’ YAYILDI”Verginin tabana yayılması konusuna değinen Şekib Avdagiç, bunun iş dünyası üzerinde yeni bir yük oluşturacağını düşünmediğini aktardı. Bunun için en önemli konulardan bir tanesi, kurun gerçekçi olması. Bence MESEM’leri bugüne kadar yaşanan tecrübelerden olumlu-olumsuz çıktılarını dikkate alarak hızlıca geliştirmeliyiz. Bizim jenerasyonun da çok büyük sorumluluğu var. Evet hekim olmak, mühendis olmak için, hukukçu olmak için üniversite gerekiyor. Daha evvelki dönemlerde de aynı bu şekilde hızlı çıkışlar oldu. Bazı sertifikalara sahip olup, üzerine de yeni tecrübeleri koyduğunuzda birçok şeyden daha değerli olabiliyor. Avdagiç, “Tuzla tersaneler bölgesinde kaynakçılar günlük 100 dolar alırken, şimdi 200 dolar talep ediyor. Ama enflasyonun yüzde 40 olduğu yerde kur yüzde 20 artarsa, kurun ihracat üzerinde bir etkisi yoktur söylemini asla doğru bulmuyoruz. Ama ithalat patlar. Çünkü buna bağlı olarak insanlar tasarruflarını daha çok TL’de değerlendirecekler, daha çok öngörüde bulunup, değerli para cinsinden kredi ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Avdagiç, “Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’e yüzde 100 katılıyorum. Mesela doları 25’e düşürürdünüz; o zaman enflasyon da düşer, ihracat da. Bu nedenle biz gerçekçi, istikrarlı, enflasyonla korelasyon içinde bir kur olmasını istiyoruz. Sonra dış ticaret açığını nasıl yöneteceksiniz. Avdagiç, dövizdeki ani hareketin enflasyon ile kur artışı arasındaki korelasyonu bozduğunu vurgulayarak, iş dünyasının ‘makul ve dengeli bir kur seyri’ beklediğini vurguladı. Yüzde 9-9,5 bile şu an yüksek bir oran. Dolar 5-6 ay 19 lirada gitti, sonra çok hızla 27-28’e çıktı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İHA muhabirine ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalar yaptı.